Ana Sayfa
DOST VE DOSTLUK
Cüneyd-i Bağdati isimli bir alimin hayatından bir kesit sunayım.(Eksikler için özür)
Bir gün bu alim medresede derse girer, ancak ilk defa öğrenciler hararetli bir tartışma nedeniyle hocanın girdiğini farketmezler. Bu duruma hocada şaşırır.
Bir süre sonra bir öğrenci farkederek arkadaşlarını uyarır ve toparlanırlar.
-cüneydi Bağdat-i sorar; hayırdır gençler bu kadar hararetli neyi tartışıyordunuz ki bizi bile farketmediniz?
Sormak istiyorum dostluk nedir??Hayat insana öyle şeyler yaşatıyo ki arkadaşlık dostluk kavramlarını unutuyosun.Gerçek dost sen üzülsen bile gerçekleri söyleyen midir, yoksa senin ne düşüneceğini düşünmeden senin için kötü olduğunu düşündüğünü senden saklayan mı???
Genlerden biri;
-Hocam bu devirde gerçek dost kalmadı. Güvenip sırrını açıyorsun 3 gün sonra başkasından duyuyorsun,.
Diğeri;
-Günlerce ekmeğini paylaştığın arkadaşın sana bir lokmayı çok görüyor.
ve diğerleri buna benzer onlarca örnek vererek gerçek dastluğun olmadığını ifade ederler.
En son hoca sözü alır ve derki;
-Evet gençler haklısınız; eğer düştüğünüzde elinizden tutup kaldıracak, lokmasını ve hırkasını sizinle hiç düşünmeden paylaşacak, sırrınızı mezara kadar taşıyacak dost arıyorsanız haklısınız böyle dost kalmadı...
-Ama eğer düştüğünde elinizden tutup kaldıracağınız, lokmanızı ve hırkanızı hiç düşünmeden paylaşacağınız, sırrını mezara kadar taşıyacağınız dost arıyorsanız çıkın dışarı çevrenizde onlarca dost bulacaksınız.
Kısacası DOST BULMAK İSTİYORSANIZ DOST OLACAKSINIZ...
ALINTI